TAP Vakfı olarak koruyucu sağlık odaklı eğitim ve iletişim çalışmalarımızı toplumsal cinsiyet eşitliği temelinde yürütüyoruz. Bu doğrultuda kadınların ve kız çocuklarının bilgiye erişimlerini arttırmak amacıyla çok farklı gruplara yönelik çalışmalar geliştiriyor; ergen gruplara, erkeklere ve ailelere yönelik programlarda toplumsal cinsiyet eşitliğini ön plana alan bir yaklaşım göstermeyi önemsiyoruz.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin kadınların ve erkeklerin yaşamlarını güçleştirmenin yanı sıra önemli toplumsal sorunlara neden olduğunu biliyoruz. Dünyada okula gidemeyen 62 milyon kız çocuğunun olması, açlık sınırında yaşayan insanların % 60’ını kadınların oluşturması, iş kazalarının çok büyük bir bölümünde erkeklerin yaşamlarını yitirmesi ne yazık ki karşımıza çıkan sonuçlardan bazıları.
Yapılan birçok araştırma, toplumsal cinsiyete dayalı normların değişmesi ve iş yaşamı, karar mekanizmaları ve sosyal yaşamda kadınların ve erkeklerin eşit konuma gelmesi durumunda toplumların büyük fayda sağlayacağını göstermektedir. Örneğin OECD’nin yürüttüğü bir araştırma, gelecek 20 yıl içerisinde iş yerlerinde cinsiyet eşitliği sağlanması durumunda OECD ülkelerinin ekonomilerinin 2030’a kadar mevcut potansiyellerinin % 12 oranında daha fazla büyüyebileceğini ortaya çıkarmıştır. Ülkemizin 9. Kalkınma Planı hedefleri çerçevesinde kadının işgücüne katılım ve istihdam oranının % 24’den % 29’a çıkmasının yoksulluk oranında % 15’lik bir azalış yaratacağı öngörülmüştür.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayama yönelik çalışmalar günümüzde çok geniş bir zeminde devam etmektedir. Birleşmiş Milletler tüm birimlerini kapsayacak şekilde konuyu gündemine almış, Dünya Ekonomik Forumu’ndan Avrupa Komisyonuna ülkelerin bir araya geldiği farklı zeminlerde geliştirilen ve imzalanan sözleşmeler ve ilkeler çerçevesinde uygulamalar başlatılmıştır.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın 2013 yılında Dünya Ekonomik Forumu işbirliği ile başlattığı “İşte Eşitlik Platformu” sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra özel sektörü de toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda harekete geçirmeyi hedeflemektedir. İşte Eşitlik Bildirgesi ile sözleşmeyi imzalayan gruplar hem kendi yapıları içinde kadın-erkek eşitliğini sağlamaya çalışmakta hem de kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları ile bu insiyatifi tüm topluma yaymaya çalışmaktadır.
Koç Topluluğu toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama yolundaki destekleyici adımlarının arasına, 2015-2017 yıllarında toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için geliştirilen “Ülkem İçin Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekliyorum” projesini de koymuştur. Proje kapsamında yerelde Koç Topluluğu bayileri ile yürütülecek çalışmada bizler Tap Vakfı olarak yer almaktayız. Çalışmada Ülkem İçin elçileri aracılığıyla tüm ülkede toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratacak seminerlerin uygulanmasına başlanacaktır. Bu seminerler okullarda orta eğitim kademesindeki öğrenciler/öğretmenler, üniversite öğrencileri, yerel yönetim çalışanları ve meslek kuruluşları gibi farklı gruplara yönelik olarak organize edilecektir. İllerde ilgili kurumlarla işbirliği halinde yeni projelerin hayata geçirilmesi konusunda da vakfımız sürecin bir parçası olacaktır.